EHL-İ BEYT HAKKINDA İNEN AYETLER (12)


iftar edebilmek için ödünç olarak üç çömlek arpa aldı. Hz. Fâtımâ (a.s.), arpanın bir çömleğini öğütüp kendi adetleri kadar, yani 5 tanecik ekmek yaptı. Akşam olmuş, iftarı bekliyorlardı. O sırada bir fakir (miskin) gelip; "Esselamü aleyküm ya Muhammed'in Ehl-i Beyt'i! Ben Müslüman bir fakirim. Beni doyurunuz ki, Allah da sizleri cennet sofraları ile doyursun" dedi. Onlar da derhal sofralarındaki ekmekleri bu fakir-miskine ikram ettiler. Ve Hz. Ali (r.a.), Hz. Fâtımâ'ya (r.anha) hitaben; "Ey insanların en hayırlısının kızı! Ey iman ve şerefin kemaline sahip olan Fâtımâ (r.anha)! Görüyorsun, ciğerleri parçalayıcı haliyle kapıda duran şu miskin, açlığını bizlere arz ederken, hâl diliyle Allah'a naz ve niyaz etmektedir." Hz. Fâtımâ (a.s.) ise Ali'ye (a.s.) cevaben şöyle dedi: "Ey amcamoğlu! Emrinize amadeyim. Gerçi o miskini hoşnut edecek ve memnun kılacak bir şeye sahip değilim. Fakat umarım ki aç bir kimseyi doyurmak suretiyle hayırlı insanlardan sayılıp cennete girer ve şefaate ererim. " […]
Scroll to top